8 Nisan 2011 Cuma

Öyle Bir Geçer Zaman ki

Hikaye, 1967de, İstanbulun eski semtlerinden birinde başlayan ve günümüze kadar sürecek olan bir zamanı dilimini içerir.



Hikayenin odağında Akarsu Ailesi vardır. Anılan zaman içinde bu ailenin dağılması, aile bireylerinin bu dağılmadan aldıkları etkiler ve her birinin bu etkiler altında şekillenen hayat hikayeleri sergilenir.



Denizci olan Ali Akarsunun, Hollandalı Carolin ile olan aşkı, karısı Cemile Akarsu tarafından öğrenilince, yaşanan büyük sıkıntılar ve bu durumun yarattığı olumsuz koşullar, Cemile, Ali ve çocukları üzerinde, hayatlarının geri kalanını şekillendirecek kalıcı etkiler bırakır. Hayat ve birbirleri ile olan mücadeleleri, bir çok travmanın izlerini taşıyarak, sürer.



Ali ve Cemilenin üniversiteye gitmekte olan büyük kızları Berrin, liseye gitmekte olan küçük kızları Aylin, Aylin ile aynı liseye gitmekte olan oğulları Mete, bu travmayı kendi hayatları içinde hissederler ve kendi hayat hikayeleri de bu etki altında gelişir.



Ailenin en küçük bireyi olan altı yaşındaki Osman, bütün bu sürecin içinde olan, etkilenen, gözleyen bir kişi konumundadır. Küçük olduğu için, korunan kollanan, olayların dışında tutulmaya gayret edilen bir durumdadır. Ama bu sebeple, aslında, olayların bütününü görebilen, gözleyebilen ve diğer aile bireylerine oranla, yaşananlara en bütüncül yorumu yapabilecek verilere sahip olarak gelişen biridir. Bu özelliğiyle Osman, 1967 yılından günümüze uzanan hikayenin odağında olan kişidir. Ve hikayenin bütünü, aslında Osmanın hikayesidir. Osmanın bu niteliği, hikayenin gelişimi içinde derinde olgunlaşacak ve ancak günümüz aşamasına gelindiğinde kendini net bir şekilde açığa vuracaktır.

Alinin annesi Hasefe Hanım, hikayedeki en yaşlı kişidir. Dobra, mert, görmüş geçirmiş bir kadındır. Oğlunun yanlış yaptığına inandığı için, gelini Cemilenin tarafını tutacak kadar açık sözlü ve yüreklidir. Diğer oğlu Kemal ve gelini Neriman, çıkarcı, rüzgara göre davranan kişiler olarak, Hasefe Hanımın gözünde değer taşımazlar.



1967 yılından başlayarak, sürecin siyasal-toplumsal olayları, değişim ve dönüşümleri, hikayenin gelişimindeki toplumsal zemini oluşturacağı için önemlidir. Yukarıda kısaca değinilen kişiliklerin hayat hikayeleri, ilişkileri ve çatışmaları, bu toplumsal zemin üzerinde gelişecektir.



Böyle bir süreç, bu ilişkiler çerçevesinde ele alındığında, nostalji duygusu yaratacak öğelerin önem kazanması da kaçınılmaz olmakta. "Orhan Boran ve Yuki", "Fenerbahçe Gazozu", dönemin şarkıları, reklamları, filmler, artistler... "Öyle Bir Geçer Zaman ki...", hikayesinde yer alan kişilikleri, olayları, bu nostalji duygusunun atmosferi içinde sergilemeyi ve en sonunda da, seyirciyi de bu atmosfere dahil edebilmeyi amaçlar.

http://www.turkdizi.tv

konu:

"Öyle Bir Geçer Zaman ki"
- Öyle Bir Geçer Zaman ki, Öyle Bir Geçer Zaman ki dizisi, dizi (Google Sidewiki'de görüntüle)

Muhteşem Yüzyıl, Muhteşem Yüzyıl dizisi, dizi

Yapımcılığını TİMS Productions-Timur Savcı'nın üstlendiği, senaryosunu Meral Okay'ın yazdığı, yönetmenliğini Yağmur ve Durul Taylan'ın yaptığı, "Muhteşem Yüzyıl" dizisi başrol oyuncuları ile de dikkatleri üzerine çekiyor.

Halit Ergenç'in Kanuni Sultan Süleyman olarak kamera karşısına geçtiği dizide Kanuni Sultan Süleyman'ın annesi Valide Sultan'ı Nebahat Çehre, eşi Mahidevran Sultan'ı Nur Aysan, kardeşi Hatice Hatun'u Selma Ergeç ve sadrazam İbrahim'i ise Okan Yalabık canlandırıyor. 6 haftadır çekimleri devam eden ve 5 Ocak'ta seyircisiyle buluşmaya hazırlanan dizide Kanuni'nin büyük aşkla bağlı olduğu Hürrem'i ise Alman asıllı Türk oyuncu Meryem Uzerli oynuyor.

Bir imparatorluğun kaderine yön veren bir aşkın hikayesi...
Muhteşem Yüzyıl Osmanlı'nın en parlak döneminde sarayın kapalı kapıları arkasında dönen oyun ve entrikalara ışık tutacak.

Dizide, Osmanlı'nın en geniş sınırlara ulaştığı sırada Kırım'dan cariye olmak için yola çıkan bir genç kızın Moskof Cariye Hürrem'in- oğlunu tahta oturtmak için verdiği mücadele ve yaptıklarıyla bir imparatorluğun kaderine yön verişi ele alınacak.

Gerçek bir tarihi uyarlama olan dizide izleyiciler, sarayın ve Osmanlı'nın göz kamaştıran zenginliğinin içinde bir kadının ihtiraslı aşkına, hırslarına ve entrikalarına şahit olacak...

Muhteşem Yüzyıl